Sağlık

Uyuşturucu ve alkole başlama yaşının giderek düşmeye başladığı ülkemizde, sigaraya başlama yaşı da her geçen gün düşmeye devam ediyor. Küçük çocukların ellerinde sigaraları görmeye alışır hale geliyoruz artık. Bunun en temel sebepleri arasında kuşkusuz çocukların kendilerini ispatlama çabası ve büyüklerden gördükleri sigaraya özenmeleri geliyor. Çocuklarının sigara içmemesini isteyen anne ve babalar da ne kadar nasihat ederlerse etsinler, pek bir sonuç alamıyorlar doğrusu.

Peki bir çocuğa sigara nasıl bıraktırılır?
– Öncelikle nasihat verici olarak siz sigara içiyorsanız öğütleriniz bir işe yaramaz. Siz de sigarayı bırakmalısınız.
– Zor kullanmayın, yasak uygulamayın. Sadece içmemesini istediğinizi net bir şekilde ifade edin.
– Sigaranın zararlarından bahsedin. Akciğer kanseri, öksürük, diş sararması, pis koku gibi caydırıcı özelliklerini çocuğa aktarın.
– Arkadaş çevresi çocuğun sigara içmesini teşvik ediyorsa yapmanız gereken en önemli şey, çocuğunuzun arkadaş çevresini değiştirmek olmalıdır. Kötü arkadaşların çocuğunuzu sigaradan daha kötü alışkanlıklara başlatabilmesi de muhtemeldir.
– Sigaranın maddi zararından bahsedin. Sigara içerse her ay harçlığının ciddi bir parçasını hiç uğruna heba ettiğini anlatın.

Bahar aylarının geldiğini havaların yavaş yavaş ısınmasından ve güneşli gün sayısının giderek artmaya başlamasından anlayabiliyoruz. Bununla birlikte üzerimize çöken yorgunluk ve boşvermişlik hissinin de baş kaynağı olarak havaların gösterdiği bu değişim anılabilir. Peki hiç düşündünüz mü, neden bahar ayı gelince yorgun hissederiz? Uzmanlar bu sorunun cevabını “havadaki nem oranının artması sonucu havada elektrik yükünün artması” olarak verirler. Bu elektrik vücudumuza ters etki yaparak yorgun düşmesi sonucunu doğurabiliyor. Yorgun hissetmekten kurtulmak ve eski enerjinizi geri kazanmak istiyorsanız da bitki çaylarını tercih edebilirsiniz. Ada çayı ve ve melissa çayı gibi birbirinden farklı bitkisel çaylar yorgunluğunuzu üzerinizden atmak için idealdir.

Normal siyah çay içtiğiniz zaman da aldığınız kafeinin neticesinde uykunuzu açabilmeniz mümkün. Bunun için demli bir çay işinizi görebilir. Egzersiz yaparak, hareket halinde kalarak ve düzenli olarak metabolizmanın hızlanması için yürüyüş yapmak bitkisel çayların enerji verici gücüyle birleştiği zaman bahar aylarını dinç bir şekilde geçirebilirsiniz. Ihlamur, papatya, yeşil çay gibi bitkisel ürünleri tüketirken alkol kullanmamaya da özen göstermelisiniz.

Hastalıklara karşı doğal yöntemlerle çözüm bulmak çoğu zaman daha mantıklı ve kalıcı başarı sağlayabiliyor. Kimyasal maddelerin birleşimiyle hazırlanan ilaç ve hapları kullanmak yerine doğal bitki ve meyveleri tüketmek, ayrıca da en sağlıklı olanı. Ancak günümüzde giderek artan GDO’lu (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) ürünler de neredeyse pazardan satın aldığımız meyvelere güvenemez hale gelmemize sebep vermiş durumda. Bu yüzden bildiğimiz kaynaklardan, güvenilir satıcılardan meyve temin etmek en iyisi. Bu meyveler arasında yer alan ve sağlığa oldukça faydalı olan nar, sağlığınızı korurken gençleşmenize de yardımcı olabiliyor.

“Pazardan aldım bir tane, eve geldim bin tane” gibi atasözlerinin ortaya çıkışına da kaynaklık eden nar, kas yorgunluğunu en alt seviyeye çekme konusunda ciddi başarı sergiliyor. Böylece spor yapan, kas geliştirme çalışmaları yapan kişilerin bir numaralı doğal besin maddesi haline geliyor. Ayrıca narın yaşlanmayı durdurduğu ve sinir sistemini uyardığı da yine uzmanlar tarafından ifade ediliyor. Hal böyle iken ve her geçen gün narın yeni bir faydası ortaya çıkıyorken, bol bol nar tüketmek gerçekten faydalı olabilir.

Sigara bağımlıları bu durumdan kurtulmak için her geçen gün farklı farklı yöntemlere başvurabiliyorlar. Elektronik sigara kullanmak da yeni yeni yaygılaşmaya başlayan bir diğer sigarayı bırakma aracı olarak karşımıza çıkıyor. Tamamen elektronik aksamlarla üretilen, buhar dumanını solumanızı sağlayan ve sigaranın nikotin gibi zararlı kimyasallarından arınmış bir sigara içme deneyimi yaşamanızı sağlayan bu ürünler; şuanda internet siteleri vasıtasıyla da tüketicilerle buluşmaya devam ediyor.

Sağlık Bakanlığı da geçtiğimiz günlerde giderek yaygınlaşmaya devam eden eden elektronik sigaralarla ilgili bir uyarı yayınladı. Özellikle internet üzerinden satışı bir hayli tutan elektronik sigaraların çoğu ülkede yasak olduğu ve ruhsatsız olduğu ifade edildi. Sanıldığı kadar masum olmayan bu ürünlere karşı halkımızın mutlaka tetikte olması ve ürünü satın aldığı yere dikkat etmesi gerekiyor. Aksi takdirde sigarayı bırakayım derken çok daha fazla zarara girmeye ve sağlıktan olmaya maruz kalınabilir. Sigarayı bırakmak için başvurulabilecek en mantıklı yöntem, kuşkusuz iradeyi ele alarak sigarayı kendi kararınızla bırakmak ve çevreden hiçbir yardım almamak olacaktır.

Yeryüzünde. çoğu zaman da etrafımızda fark etmeden tükettiğimiz zaman ölümcül olabilen bir çok bitki var. Baldıran otu da bu zehirli otlardan birisi. Türkiye halkının baldıran otu ismini tekrardan hatırlaması, Başbakan Erdoğan’ın Siirt ilinde yaptığı konuşmayla birlikte gerçekleşti. Hatırlayacağınız üzere Başbakan konuşması esnasında kendisini dinleyenlere “Bedeli baldıran zehri de olsa içmeyi göze alarak çırpınıyoruz” demişti.

Şekil olarak bakıldığında maydanoza benzeyen, dış görünüşü itibariyle zehirli olabilme ihtimali yokmuş gibi duran baldıran otu; geçtiğimiz günlerde Amasya’da otu yiyen 5 çocuktan 1’inin zehirlenerek ölmesine sebebiyet vermiş durumda. Sadece bir kaç gram baldıran otu yemek bile insanın hayatını kaybedecek derecede zehirlenmesini sağlamaya yetiyor da artıyor bile. Bununla birlikte asırlar önce yaşayan ünlü düşünür Sokrates’in de baldıran otundan zehirlenerek hayatını kaybettiği uzmanlar tarafından dile getiriliyor. Baldıran otundan korunmak için dışardan ot toplayan ailelerin ve geçimini bu yolla sağlayan kişilerin azami dikkat göstermesi gerekiyor. Neticede dünyanın en zehirli bitkilerinden birisi olan baldıran otu söz konusu. Aynı zaman da baldıran otunun hayvanlar için de ölümcül olabildiğini aktaralım.