İshal nedir, ishale ne iyi gelir?

İlkokula giden çocuklar arasında sıkça baş gösteren ishal, kolayca anlaşılabilecek belirtilere sahip bir hastalıktır. Kusma ise bu hastalığın belirtilerinin başında gelir. Bu hastalığın ilkokullu çocuklar arasında baş göstermesinin en büyük sebebi ise; kuşkusuz okullarımızın kalabalık ve pek de hijyenik olmaması. Aşırı su kaybı gibi ciddi semptomplara yol açabilen ishale karşı kişisel temizliği sağlamak ve halkla ortak kullanılan yerlerde temizliğe daha fazla özen göstermek etkili bir çözüm yolu olabilir.

hasta-cocuk

Peki ishale ne iyi gelir? Bu sorunun farklı cevapları mevcut. Muz, şeftali ve patates gibi meyve – sebzeler tüketilebilir. Bunun yanı sıra bol bol su içmek ve yoğurt yemek de ishalin geçmesine yardımcı olabilir. Gereken önlemler alınmadığı takdirde ölümcül olabilen, hali hazırda da hastalıktan ölenlerin sayısı hiç azımsanmayacak seviyede olan ishal; vücudun aşırı su kaybetmesi sonucunu doğurur. Aynı zamanda tuz kaybına da yol açan ishale karşı düzenli ve sağlıklı beslenmek, doğal besinleri tüketmek gerektiği gibi; çevredeki bir sağlık kuruluşundan yardım almak da hastalığın geçmesi bakımından etkili bir çözüm olacaktır.

Gribe karşı hazırlıklı mısınız?

Kış aylarını yavaş yavaş geride bırakıp, ilkbahara hazırlandığımız bugünlerde hastalıklara karşı gereksiz bir rehavete kapılmaya başlıyoruz. Güneşin çıktığı, ancak yine de havanın soğuk olduğu günlerde t-shirt giyerek sokağa çıkan insan sayısına baktığımız zaman bunu daha iyi idrak edebiliriz. Halbuki halen daha grip ve nezle gibi hastalıklar bizi bulabilir. Yapılması gereken ise güneşli havalara aldanıp ince giyinmemek, tedbiri ve ihtiyatı elden bırakmayarak kalın giyinmeye özen göstermek olmalı.

grip

Bizleri de yakalama riski olan hastalıklardan en önemlisi; kuşkusuz grip. Burun akıntısı, boğaz şişmesi, öksürük, balgam birikmesi gibi şikayetleriniz varsa en kısa sürede yakınınızdaki bir sağlık kuruluşuna görünmenizde fayda olacaktır. Bunun dışında gribe yakalanmamanın en önemli şartı; temizliğe özen göstermek ve grip olan kişilerle ortak aletleri kullanmamak olarak gösterilebilir. Bu sayede hastalığın size de bulaşmasını engellemiş olabilirsiniz. Tylolhot gibi basit ve etkili ilaçlarını da yine bakkal ve marketlerden temin edebilir, sıcak suyla karıştırmak suretiyle içebilirsiniz. Unutmayın; sağlığınızı kaybetmemek için gereken önlemleri önceden almanız sanıldığından daha önemli!

Göz tansiyonunu yabana atmayın

Özellikle işi gereği bilgisayar başında çok fazla vakit geçiren insanları bekleyen en büyük tehlikelerden birisi olan göz tansiyonu; gözlerin ağrıması ve bulanık görme gibi belirtileriyle varlığını hissettirir. Bu tür belirtileri önemsememek göz tansiyonunun giderek artmasına ve kötü sonuçlar doğurmasına sebebiyet verebileceği için dikkati elden bırakmamakta fayda olacaktır.

normal-glokom-goz-buyuk

Tıpta glokom olarak geçen göz tansiyonu, gözün içerisindeki basıncın artması ve bu basınç sonucu sinirlerin zarar görmesiyle meydana gelir. Gereken tedbir ve önlemler alınmadığı zaman körlüğe bile yol açabilen göz tansiyonu hastalığında erken tedavi önem arz ediyor. Birincigöz Hastanesi’nde doktorluk yapan Op. Dr. Kazım Şen; göz tansiyonu hastalığına yakalanmamak için yetişkin insanların her yıl göz muayenesi olması gerektiğini ifade etmiş.

Glokom’un ilaç, lazer tedavisi ve ameliyat gibi bir çok farklı tedavi yöntemi var. Ancak bu aşamaya gelmeden önce yapılması en kârlı olan iş, düzenli olarak göz muayenesine gitmek ve rutin kontrolleri yerine getirmek olsa gerek. Bu sayede görme kaybını engelleme konusunda da ciddi bir adım atılmış olunabilir.

 

Anne sütü bankası nedir?

İlk 6 ay çocukların sırf anne sütüyle beslenmesi uzmanlar tarafından tavsiye edilirken, süt veremeyen annelerin bu konuda ne yapacağıyla ilgili ciddi öneriler sunulamıyordu. Bu duruma bir son vermek adına kolları sıvamaya başlayan Sağlık Bakanlığı; anne sütü bankası isminde bir projeye başlayacaklarını duyurdu. Sistemin nasıl işleyeceği, süt bankalarına kimlerin süt vereceği, kimlerin süt alacağı gibi soruların cevabını halk merakla bekliyor. Diyanet Bakanlığı’ndan da konuyla ilgili “helal-haram” hususunda uyarı gelmişti ki, bu da işin dinî boyutunu akıllara getirdi.

anne-sutu-bankasi

Anne sütü bankasının amacı, süte ihtiyacı olan çocuklara sağlıklı anne sütünü ulaştırabilmek. Donör, yani bağışçı anne sütünü bankaya bağışlar ve ihtiyacı olan bir başka anne sütü alarak çocuğuna verir. Bankadan sütü alan çocuğun kimliği hakkında gerekli bilgi, bağışçı anneye bildirilir. Böylece sütü alan diğer çocuğun kim olduğu bilinir. Süt kardeşleri arasındaki evlilik gibi ilişkileri engellemek içinse süt alan çocukla süt veren annenin çocuğunun aynı cinsiyette olması amaçlanır. Görünürde mantıklı, anne sütüne ihtiyacı olan çocuklara faydalı bir çalışma gibi görünüyor diyebiliriz.

Gece yemek yerken dikkat

Gündüz yeteri kadar yemek yiyemeyip, gece de yatma vakti geldiği zaman açlıktan uyuyamayan ve şeytana uyup mutfağa giren insanlar; metabolizmanın uykuya dalma süresini geciktirdikleri gibi tükettikleri besinlerin sağlıklı bir şekilde sindirilmesinin de önüne geçiyorlar. Uzmanlar tarafından sürekli olarak dile getirilen “Gece yemek yemeyin!” çağrısına uymamakta direnenler, yavaş yavaş kilo almaya başladıklarını fark ediyorlar ve sonrasında kilo vermek için uzun bir maratona giriliyor.

gece-yemek

Oysa yapılması gereken şey açıkça belli: Gece yemek her halukarda zararlıdır. Ancak “gecelerin uzadığı kış günlerinde gece yemek yemezsek halimiz nice olur?” sorusu da yine kişiler tarafından soruluyor. Uzmanlar bu soruya ise “Dengeli ve sağlıklı yemek tüketmek kaydıyla izin verilebilir” cevabını veriyorlar. Yani ekmek, şeker, tuz gibi kilo yapıcı maddeleri asgari seviyede tüketip; salata, meyve gibi ufak tefek yiyecekler tüketilmeli. Ayrıca yemek yedikten sonra hemen yatmak sindirim işlemlerinin verimli gerçekleşmesini engelleyeceği için, biraz daha vakit geçirmek ve midenin sindirim yapmasına zaman tanımak daha faydalı olacaktır. Gece yemeklerini asgari seviyede tutmak yine de en kalıcı ve mantıklı çözüm olarak gözüküyor.