Hayır İçin 10 Yılda 60 Bin Kilometre Yol Katettiler.!

İzmir’de gönüllü diş hekimlerinden oluşturulan bir ekip, engelli çocuklara diş tedavisi hizmeti vermek için Türkiye’yi karış karış geziyor.

Ege Ağız ve Diş Sağlığı ve Diş Hekimleri Derneğince, “Engelli Çocuklarımızın Ağız ve Diş Sağlığı İçin El Ele” sloganıyla oluşturulan ekip, Hatay durağındaki çalışmalarını Antakya Belediyesinin eski hizmet binasında başlattı.

Derneğin yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Ertuğrul Sabah, 4 gün verecekleri ücretsiz diş sağlığı hizmetinin başlatılması nedeniyle yaptığı konuşmada, 2001 yılından bu yana Türkiye genelinde 60 bin kilometre yol katettiklerini söyledi.

Sabah, diş hekimlerini “İmece”yle bir araya getirdiklerini, alet ve malzemelerle donattıkları gezici diş hekimliği polikliniği oluşturduklarını ifade ederek, “İzmir Valiliği Engelliler Merkezi ile işbirliği içinde çalışıyoruz. Bu poliklinikte görev alanların tamamı hizmet gönüllüsü” dedi.

İki tedavi birimli derneklerine ait polikliniklerinde geçen yılın mart ayına kadar 3 bin 500 engelli çocuğun diş tedavilerini yaptıklarını vurgulayan Sabah, “İzmir’in yanı sıra Uşak, Manisa, Denizli, Bursa, Muğla, Eskişehir ve Hakkari gibi birçok ilde engelli çocuklarımızın diş taramalarını gerçekleştirdik. Hedefimiz, isteyen her ile giderek engelli çocuklarımızın ağız diş sağlığı tedavilerini gerçekleştirmek” diye konuştu.

Engellilere verilen ağız ve diş sağlığı hizmetini yakından takip eden Antakya Belediye Başkanı Lütfü Savaş da derneğin gönüllü olarak yaptığı bu çalışmanın takdire değer olduğunu söyledi.

Kentte dört gün boyunca kalacak gönüllü diş hekimlerinin engelli çocuklara hizmet vereceğini vurgulayan Savaş, ailelerin, çocuklarını getirerek bu hizmetten yararlanmalarını istedi.

Altınokta Körler Derneği’nden Terörle İlgili Açıklama Yapıldı

Altınokta Körler Derneği’nden yapılan açıklamada da şu ifadelere yer verildi;

”Bu elim olay, milletimizi ve tüm görme engelli camiasını derinden üzmüştür. Bu olayla ülkemiz yeniden bölücü terörün etkileriyle sarsılmış, toplumumuzda teröre karşı büyük bir nefret ve infial oluşmuştur. Altınokta Körler Derneği olarak başta PKK terörü olmak üzere her tür terörü kınıyor, aziz şehitlerimize rahmet, kederli ailelerine, Genelkurmay Başkanlığımıza ve Türk milletine başsağlığı diliyoruz..”

Görme Engelli Emre Turan Henüz 11 Yaşında 500 Kitap Okudu.!

Pendik Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, belediyenin düzenlediği okuma kampanyasına katılan Emre Turan’ın hikayesi, aynı zamanda bir başarı hikayesi..;

Nermin ve Tacettin Turan ailesinin erken doğumla dünyaya gelen ayrı yumurta üçüzleri Ece, Kaan ve Emre, erken doğumlarda görülen Rop hastalığından ötürü, doğumdan hemen sonra birkaç kez ameliyat oldu. Ece ve Kaan’ın görme yetilerinde yüzde 30 azalma görülürken, Emre ise görme yetisini tamamen kaybetti.

Görme engeline rağmen okuma hırsıyla dolu olan Emre, Jules Verne, Ömer Seyfettin gibi yazarların bütün kitapları ile Suç ve Ceza, Fareler ve İnsanlar gibi klasik eserlerinde içinde bulunduğu 500 kitap okudu.

Emre Turan, kitap okuma aşkına ilişkin duygularını, “Okursak biliriz, bilirsek severiz” diye ifade ediyor.

Ayrıca belediyenin Engelliler Koordinasyon Merkezi’nin “Sanat Grubu”nda piyano çalan Emre, müzikte de yetenekli olduğunu gösteriyor.

Stres mide hastalıklarına zemin hazırlıyor.!

Özel Avusturya Sen Jorj Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Meral Kayahan, çalışanları en çok etkileyen mide hastalıklarını anlattı. Kayahan, özellikle olumsuz çalışma koşulları ve stresin, mide hastalıklarına zemin hazırladığını belirtti.

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Meral Kayahan, “Uzun süreli, stresli, yorucu, mola vermeden saatlerce süren çalışmalar sebebiyle midemizde aşırı asit salgılanması oluşur. Aşırı stresin sebep olduğu yüksek asit salınımı ve diğer faktörler (baharatlı yiyecekler, alkol, kronik sigara kullanımı) nonbakteriel gastrite neden olabilir. Ayaküstü beslenme alışkanlığı, gelişi güzel alınan ilaçlar, hijyenik kurallara uyulmadan hazırlanan gıdaları tüketmek ve stres mide hastalıklarının temel sebepleridir” dedi.

En sık görülen mide hastalıklarının Gastroözofageal Reflü (GÖFR) ve gastrit olduğunu belirten Kayahan, “Bu iki hastalık birbirinden tamamen farklıdır. Gastrit kelime olarak midede oluşan inflamatuar (iltahabi, yangısal) süreçleri ifade etmektedir. Bakteriyel bir enfeksiyona veya tahrişe bağlı olarak gelişebilir. Helikobakter Pylori (HP) kronik gastritin en sık görülen nedenidir. HP ağız yoluyla alınarak mide mukozasına yerleşen ve burada gastrit olarak adlandırdığımız bir iltihap oluşturan spiral şeklinde bir bakteridir. Yaşlı popülasyonda daha fazla olmak üzere toplumumuzun yaklaşık yüzde 80’nin bu bakteri ile enfekte olduğu gözlenmiştir” diye konuştu.

Çalışan kişilerin midelerini koruyabilmeleri için yaşam tarzlarında değişiklik yapmaları gerektiğinin altını çizen İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Meral Kayahan, “Günümüzde ofis çalışanları arasında en sık görülen rahatsızlıklar gastrit, ülser, GORH, hipertansiyon, obezite, ateriyosklerotik ve depresyondur. Eğer kişi obez ise ve özellikle karın çevresinde fazla kilolar varsa, öncelikle kilo vermesi sağlanıyor; düzenli egzersiz öneriliyor. Sigara alkol kullanımı, kahve gazlı içecekler ve baharatlı yağlı besinlerin tüketimi azaltılıyor. Hastanın yatak başını yükseltmesi yatmadan önce yemek yememesi, sıkı, dar giyecekler, korse ve kemerli pantolonlar kullanmamaları öneriliyor” dedi.

Reflü hastalığının oluşum nedenlerini açıklayan Kayahan, “GÖRH ‘ı mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıdır. Reflü, asitli mide içeriğinin yemek borusuna gelmesi ve uzun süre temas etmesiyle yemek borusunun asitten kendini koruma özelliğinin yok olmasından kaynaklanır. Mide asidik içeriğinin yemek borusuyla uzun süreli temas etmesiyle bu bölgede hasara yol açıyor ve yanma hissine yol açıyor. Yemek borusunun arkasında oluşan yanmanın yanı sıra ağza gıdaların ve mide suyunun gelmesi kişiyi oldukça rahatsız ediyor” dedi.

Reflü hastalığının tedavi edilmemesi halinde ciddi sorunların ortaya çıkabileceğini belirten Kayahan, “Reflü mutlaka teşhis ve tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Aksi halde ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Günümüzde endoskopi ve diğer testlerin yaygınlaşması ile kolayca teşhis edilebilen bir hastalıktır. Reflü şikayetleri olan hastalarda ilaç tedavisi çok önemli bir yer tutmaktadır. Asit baskılayıcı ilaçlar, prokinetik ilaç tedavisi antiasit ilaçlar HP tespit edilen olgularda 10-14 günlük antibiyotik tedavileri 80-85 oranında rahatlama sağlayabilmektedir” şeklinde konuştu.

Mide kanserlerinde riski arttıran faktöre de değinen İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Meral Kayahan, “Mide kanserinin görülmesinde beslenme alışkanlıkları önemli bir yer tutmaktadır. Ülkemizde mangal eti önemli bir yer tuttuğundan etin tuzlanması ve pişerken yanması kansere yol açabilir. Nitrit ve nitrit tuzları midede kanserojen etkiye yol açabilir. Gastrit ya da ülsere yol açan helicobacter pylori bakterisi kansere neden olabilmektedir. Bu bakterilerin tedavisi kanser riskini azaltır. Ayrıca kalıtsal faktörler, sigara ve alkol tüketimi de önemli rol oynamaktadır.” dedi.

Tüm emekli maaşları bayram öncesi ödenecek.!

Bakan Çelik’ten emeklilere bayram müjdesi geldi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, tüm emeklilerin, 65 yaşını doldurmuş muhtaç, güçsüz, kimsesiz ve özürlülerin aylıklarının Ramazan Bayramı öncesinde ödeneceğini bildirdi. İşsizlik sigortası ödemeleri de bayramdan önce yapılacak.

Bakan Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tüm emeklilerin, Sosyal Güvenlik Kurumundan aylık alanların ve işsizlik ödeneğinden yararlananların bayramı daha rahat geçirmeleri ve gerekli hazırlıkları yapabilmeleri için ilgili kurumların çalışmalarını tamamladıklarını söyledi.

İşçi emeklilerinin aylıklarını normal ödeme günü olan ve bayram öncesine gelen 17-26 Ağustosta alacaklarını ifade eden Çelik, Bağ-Kur emeklilerinden 25 ve 26 Ağustosta aylık alanlara aynı günlerde, 27 Ağustosta aylık alanlara 26 Ağustosta, 28 Ağustosta aylık alanlara ise arife günü olan 29 Ağustosta ödeme yapılacağını belirtti.

Emekli Sandığı emeklilerinin normal aylık ödeme tarihlerinin (1-5 Eylül) bayrama ve bayram sonrasına geldiğine dikkati çeken Çelik, bu nedenle 1-5 Eylül 2011’de ödenmesi gereken aylıkların Ramazan Bayramı öncesine alındığı söyledi.

Çelik, buna göre, 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu kapsamında emekli, dul ve yetim aylığı alanlardan, aylık ödeme günü 1 Eylül 2011 olanlara aylıklarının 23 Ağustos Salı, aylık ödeme günü 2-3 Eylül 2011 olanlara aylıklarının 24 Ağustos Çarşamba, aylık ödeme günü 4 Eylül 2011 olanlara aylıklarının 25 Ağustos Perşembe, aylık ödeme günü 5 Eylül 2011 olanlara aylıklarının 26 Ağustos Cuma günü ödeneceğini bildirdi.

Bunun yanında, 2022 sayılı Kanun kapsamında aylık bağlanan 65 yaşını doldurmuş muhtaç, güçsüz ve kimsesizler ile özürlülerin aylıklarının 25 ve 26 Ağustos tarihlerinde ödeneceğini belirten Çelik, aylık ödemelerinin, doğum tarihinin son rakamı 0-1-2-3-4 olan vatandaşlara 25 Ağustos Perşembe, doğum tarihinin son rakamı 5-6-7-8-9 olan vatandaşlara 26 Ağustos Cuma günü yapılacağını kaydetti.

Faruk Çelik, Ramazan Bayramı nedeniyle işsizlik sigortası, kısa çalışma, iş kaybı tazminatı ve Ücret Garanti Fonu ödemelerinin de 26 Ağustos 2011 Cuma günü yapılacağını ifade etti.

Aylıkların erken ödenmesiyle emekli, dul ve yetimler ile 65 yaş aylığı alan vatandaşların Ramazan ayının ardından gelen bayramı daha rahat geçirmelerini amaçladıklarını vurgulayarak, ”Emeklilerimizin, yaşlılarımızın, işsizlerimizin bayram hazırlıklarını ve bayram kutlamalarını daha iyi yapabilmeleri için böyle bir karar aldık. Böylece büyüklerimiz, vatandaşlarımız çocuklarıyla, torunlarıyla mutlu ve huzurlu bir bayram geçirmelerini amaçlıyoruz. Bu vesileyle de tüm vatandaşlarımızın Ramazan Bayramını şimdiden kutluyorum” dedi.